29 Ekim 2014 Çarşamba

Okudum :)


Aşka Var Mısın?-Natasha Boyd

Herkes gibi bende kitabın önce kapağına vuruldum.Rengi o kadar güzel ki insanın baktıkça içi açılıyor..Ayrıca bir şeyi baştan belirteyim bu kitabın ismi aşka var mısın değil benim için,eversea :)
Eğer kitabın konusunun ne olduğunu okumuşsanız veya bir yerlerden kulağınıza çalınmışsa çok klişe olduğunu düşünüp okumaktan vazgeçmiş olabilirsiniz.Evet konu klişe ama kitap klişe değil.En azından ben öyle düşünüyorum.Hem klişe olsa bile çok güzel bir kitap bir kenara atılmayı kesinlikle haketmiyor.Hollywood'un en gözde megastarından bahsediyoruz.Lütfen Jack Eversea yani :)
Allah'ım Jack Eversea deyince bile heyecanlanıyorum ya böyle bir şey olamaz.Keri Ann ne yapsın? 
İlk karşılaşmalarından itibaren elimden düşürmedim resmen kitabı zaten bir günde okuduğum düşünülürse hiç elimden düşürmedim :D Çok akıcı bir kitap hiçbir bölümün sonunda sıkılıp bırakamıyorsunuz.Keri Ann'in başına gelen benim başıma gelse yani gecenin bir yarısı dünyanın hayran olduğu,sinemada en sevdiğin kitap karakterini canlandıran bir insanı karşımda görsem konuşamazdım sanırım.Durumu baya iyi kurtarmıştı hatta o sahneyi okurken tek söyleyeceğin şey bu mu!!!? diye bağırmıştım içimden.'Sanırım burgerini geri istiyorsun' ne demektir ya.Orada biraz sinir olmuştum Keri Ann'a gerçi başka ne yapılır bilmiyorum :D
Cidden beklenmedik bir şekilde karşılaştılar ve ben olayların bundan sonra basitleşeceğini düşünürken yazar beni şaşırttı ve hiç beklemediğim bir ilişki yarattı Jack ve Keri Ann arasında.
Tabi her zamanki gibi işler ilk başta iyiyken sonra biraz tepe taklak oluyor bunları zaten kitabın en başından öngörebiliyorsunuz ama yine de okuması keyif veren bir kitap.Film izler gibi okunabilecek,bir günde bitebilecek bir kitap.Tabi sonra benim gibi ikinci kitabı deli gibi merak ederken bulabilirsiniz kendinizi.Evet ikinci kitapta var ama henüz çevrilmedi.Hala bekliyorum.Çünkü tahmin edebileceğiniz üzere ilk kitap heyecanlı bir şekilde ve soru işaretleriyle bitti.Sırf Jack Eversea için bile okunur bu kitap gerçekten Jack'le tanışmadan ölmeyin :)
Herkesin Cumhuriyet Bayram'ı kutlu olsun.Allah göçük altındaki işçilerin yardımcısı olsun..

25 Ekim 2014 Cumartesi

Okudum :)


Bir Sır Saklı İçimde-Julie Berry

Bu hafta benim için gerçekten zorlayıcı bir haftaydı.Önümüzdeki haftanın da böyle geçeceğini tahmin edebiliyorum.Sanırım hepiniz biraz zor zamanlardan geçtiğimi farketmişsinizdir.Neyse ki artık kitap okuyabiliyorum.Şükürler olsun! Canım sıkıldığı an ya kitap okuyorum ya da bir şeyler yazıyorum.Sizin buralarda olduğunuzu bilmek hiçbir şeyim olmasa bile blogumun burada durduğunu bilmek bana güç veriyor..:)
Tamam benden bu kadar şimdi kitaba geçmek istiyorum :)
Kapağına bakınca bile içim bir tuhaf oluyor.Yani kitap öyle güzel ki.Öylesine duygusal bir dili var ki sizi olduğunuz yerden alıp bambaşka bir yere götürüyor.Judith'in öylesine büyük bir kalbi öylesine büyük bir iç dünyası var ki bütün kitap bunu okuyorsunuz ve sıkılmıyorsunuz.Böyle bir kitap yazmak çok büyük bir hayalgücü ister bence.İçinde herhangi bir fantastik öge bulundurmasa da.
Kitabın dilini ilk birkaç sayfa da anlamakta zorlanabilirsiniz çünkü arada geçmişe gidiyor ve geçmişle gelecek bazen karışabiliyor ama bu sadece ilk 10 sayfada geçerli.Sonra dile alışıyorsunuz ve geçmişle şimdiyi ayırt edebiliyorsunuz.İşte o zaman kitap tadından yenmiyor.
Sanırım bir ya da iki günde bitirmiştim kitabı zaten çok kısa;260 sayfa tadı damağınızda kalıyor.Bir sürü ödül kazanmış veya aday gösterilmiş hepsini sonuna kadar hakediyor.
Judith öyle güzel bir karakter ki okuduğum her anda yanında olup onu teselli etmek istedim,yaşadığı tüm haksızlıklar yüzünden özür dilemek istedim ama tabi yapamadım.Kitabı okuduysanız muhtemelen aynı şeyleri düşünmüşsünüzdür.Judith'in içinde sakladığı tüm o şeyler insanı dehşete düşürüyor kitap boyunca.Bunca sırrı bu kadar büyük şeyleri ben olsam saklayabilir miydim diye düşünmeden edemedim.Tabi birde içinde sakladığı kocaman bir aşkı var ama onu kendiniz okuyun.Böylesine güzel ve saf bir aşkı başka bir kitapta bulmak zor.Judith'in gücünü görmek için okuyun bu kitabı onun vazgeçmediği direndiği şeyler için okuyun.Gerçekten güzel bir kitap ve okuyalı uzun bir zaman olsa da hala aynı şeyleri hissediyorum.
Konuşamayan bir insanın aslında ne kadar çok şey anlatabileceğini bu kitapta gördüm..
Okuyun okutun..
Hepinize kocaman sevgiler.Güzel bir haftasonu geçirin ve güzel şeylerin kıymetini bilin. :)

16 Ekim 2014 Perşembe

Book Challenge Tag



Bir gün bu tagleri geciktirmeden yaparsam eğer onu yapan ben değilimdir haberiniz olsun :)
Aynı tage beni iki kişi etiketlemiş hayallerimdesakligercekler ve kitapkokusu 'na teşekkür ediyorum :) Aslında instagramda da bu tage etiketlenmiştim ama buradan yapmak istedim :)
Gelelim sorulara:

1) İlk Hayranlığım: Pekala..Belki fazla klişe gelebilir ama kesinklikle Harry Potter.İlkokuldayken hem filmlerine hemde kitaplarına hayran kaldığım okuma aşkımı pekiştiren hatta başlatan seri bile diyebilirim.Sinemada ilk izlediğim filmin Sırlar Odası olması benim için ayrı bir güzellik.O uçan arabayı asla unutamıyorum...:)

2) Favori Serim:Aslında buna da Harry derdim ama farklılık olsun :) Tath Oyunları demek istiyorum.Abartısız aşığım o kitaplara ben karakterlerin hepsinin ismini bile hatırlayamazken onların üzerinden bambaşka bir dünya kuran George r.r Martin'e saygılarımı sunarım..

3) Favori Kitabım: Bir kitap kurduna sorabileceğiniz en yanlış soru.Benim hiçbir zaman bir tane favori kitabım olmadı.Onlardan onlarca var.Yine de size güzel bir kitap söylemek adına Gölge Hırsızı diyeceğim şimdi gidip diğer kitaplarımı teselli etmem gerek :(

4) Favori Erkek Karakterim:Hayırrr...Nasıl seçerim ya bir tane olmaz olamaz...:(
Tamam Bana Dokunma serisinden Warner diyorum ve geçiyorum.Ama daha Mr.Darcy var,Robb Stark var,Ash var,Leon var...Tabi Warner'ın yeri ayrı.Ah Warner ya bak yine hüzünlendim. :(

5) Favori Bayan Karakterim:Şu anda bu soruyu düşünüyorum çünkü sevdiğim bir kadın karakter bulmak zor bir iş.Genellikle hepsine sinir oluyorum çünkü..Elizabeth Bennet demek istiyorum.Asaletiyle beni büyüleyen ve uzun süre etkisinden çıkamadığım bir aşkın baş rolü olan bir kadın..
'İyi bir servete sahip olan bekar bir erkeğin,her şeyden önce bir eşe ihtiyacının olduğu kabul görmüş bir gerçektir.'

6) Favori Okuma Saatim:Bu haftanın başından beri gece 3'e kadar kitap okuyup sabahları zombi gibi uyanmam,her sabah kendime söz verip yine aynı şeyleri yapmam heralde bu soruyu cevaplar.Geceleyin tabi ki..Gece herkes uyuduktan bütün ışıklar söndükten sonra kitap okumak gibisi var mı?

Bu tagi en son ben yaptığım için ve herkesin yaptığını düşündüğüm için kimseyi etiketlemiyorum.Ama hala yapmamış olan varsa onları etiketleyebilirim..
Yarın cuma yine haftasonu geldi :D 
Bol bol kitap okuyabileceğiniz bir gün olsun... :)

10 Ekim 2014 Cuma

Okudum+İzledim :)



Labirent:Ölümcül Kaçış-James Dashner

Baktım hala okumakta zorlanıyorum en iyisi bir şeyler yazayım dedim.Anlayacağınız hayatım hala bir düzene oturabilmiş değil.Üniversite olayına hala alışamadım.Bazen geçen yılı düşündükçe üniversitede okuduğuma inanasım gelmiyor.Fantastik bir şeymiş gibi...Yani durumlar bizde böyle.Bütün hocalarım yabancı ve hazırlık okuyorum.İngilizceyi çok severim ve gayet iyiyim bu konuda.(o kadar yabancı diziyi boşuna seyretmedik :D ) Ancak derslerde her daim ingilizce konuşulunca ister istemez bir afallıyor insan daha şimdiden okul dışında ingilizce düşünmeye ve bazende azıcık konuşmaya başladım.Sınıfta iyi güzelde dışarıda tuhaf oluyor :D İleri ki yıllarda ne olacağını hayal edemiyorum çünkü bölümüm %100 ingilizce.Neyse ki seviyorum...
Asıl konumuza kitaplara dönersem eğer,Ölümcül Kaçış kitabının yorumunu yapacağım bugün.Aslında okuyalı aylar oldu ama filmini izleyip beraber yorum yapmak için beklemek istedim. (yalan,üşendim) Geçen hafta heyecanla sinemaya gittik ablamla ve izledik filmi.İtiraf gerekirse kitabı filminin fragmanını izledikten sonra almaya karar vermiştim.Ve içimden bir ses filmin kitaptan daha güzel olacağını söylüyordu.Herneyse kitabı okudum ve çok beğendim.Zaten distopyalara bayılıyorum böyle kaliteli distopyalar beni benden alıyor.Kitapta hep bir aksiyon hep bir merak söz konusu ve filmde de bunu güzel yansıtmışlar.Açıkçası karakterler kesinlikle müthiş uyumlu olmuş.Thomas olsun Teresa olsun hepsi harika uyum sağlamış.Newt ve Minho'yu kitapta da seviyordum ama filmde ayrı bir sevdim.Zaten Newt'i oynayan çocuğu Taht Oyunları'ndan tanıyordum burda da harika oynamış.Yan karakterlerde çok güzel yani onu söylemek istiyorum.Kitap ve film kafamda biraz iç içe geçti ama böyle harmanlamayı çok seviyorum.Taht Oyunları serisinde de aynı şey geçerli benim için.Diziyle kitabı pek ayırt edemiyorum çünkü kitabı okuduktan sonra dizinin o sezonunu izliyorum.Tabi öyle devasa farklılıklardan bahsetmiyorum burda.Niye şimdi Taht Oyunları'na kaydım bilmiyorum.Yazmayı özlemişim sanırım ya da içimi dökmem gerekiyordu..
Kısacası Ölümcül Kaçış'ın kitabı da filmi de çok güzel.Filmin biraz daha aksiyonlu olmasını bekliyordum ama kesinlikle kötü değildi.Labirenti çok güzel yansıtmışlar mesela özellikle o yaratıkları ayrıca kitapla aynı şekilde bitti ki bu bana hala ikinci kitabı okumadığımı hatırlattı.Yani filmi izledikten sonra koşa koşa ikinci kitabı almak isteyeceksiniz.Neyse ki kendimi tuttum Tüyap'tan alacağım.Film hala vizyonda kesinlikle kaçırmayın ve sinemada izleyin çünkü sinemada izlemenin tadı başka bir şeyde yok.Mesela bu hafta seçilmiş kişi ve kayıp kız vizyona giriyor.Sırf bu filmleri sinemada izlemek istediğim için koşa koşa gidip kitaplarını alacağım yarın ve okuyup öyle gideceğim.Çünkü filmi izledikten sonra kitabını okuyamıyorum ve ikinci olarakta o filmler  sinemada izlenecek arkadaş! Gerçi bu benim düşüncem siz bana bakmayın :) Bu arada sahaflar festivaline gittim ama onu bile yazmamışım çok güzel kitaplar aldım süper fiyatlara,ayrıca yeni bir telefon aldım (lisede telefonum yoktu kullanmayı sevmiyorum) ve instagram hesabı açtım takip etmek isterseniz:hayalleriminpeşinde instagram ne alaka derseniz festivalden aldığım kitapların resmi var :)
Yorumdan başka her şeye benzeyen bir yazı oldu neyse siz siz olun Labirent serisini okuyun ve filmi de izleyin (sinemada!).
Kendinize çok iyi bakın ve mutlu olun çünkü buraya yazmak beni mutlu ediyor..Ayrıca haftasonu geldi keyfini çıkarın ve son olarak geçmiş kurban bayramınız mübarek olsun :):)..

5 Ekim 2014 Pazar

Kitap Canavarları`nın 15.blog turu-Kaplan Laneti-Colleen Houck




Kaplan Laneti-Colleen Houck
Merhaba:) Bu aralar üniversiteye alışma sürecinde olduğum için pek bir şey yapamıyorum. Yeni bir şeylere başlarken hep sıkıntılı olurum zaten. Pek sevdiğim bir özellik değil. Tahmin edebileceğiniz gibi kitap bile okuyamıyorum malesef.Bu kitabı tur kitabı olduğu için okudum. Sakın kitabın kötü olduğunu düşünmeyin.Neyse  ben en iyisi baştan alayım :)
Kitabın kapağı bir harika. Gerçekten. Kapağın orjinal olması çok büyük bir artı benim için. Karakterlere gelirsek kitap kız karakterin ağzından anlatılıyor.İsmi Kelsey ve 18 yaşında.Bir sirkte çalışmaya başlıyor ve tahmin edebileceğiniz gibi sirkte bir kaplan var. Herhalde kaplanın normal olmadığını anlamışsınızdır.Kitabın konusu cidden ilginç ama Kelsey yani baş karakterimiz malesef çok basit kalmış.Yani kitabın ihtişamı için fazla basit kaldığını düşünüyorum. Kesin kararlar alamayan devamlı yön değiştiren ve sürekli ay işte o neden bana baksın ki tavırlarında kendine güvenmeyen bir kız.Hal böyle olunca kaplan Dhiren`in farklılığını hikayeyi pek etkileyememiş.Tabi Ren`in ne kadar müthiş bir karakter olduğunu söylemeden geçemem.Kesinlikle sıradışıydı.Kitapta hoşuma gitmeyen diğer kısım Ren ve Kelsey`in girdiği mağaralar ve oralarda yaşadıkları şeyler oldu. Yani bir türlü gerçekçilik kazanamadı hikaye sanki hep bir yerlerde eksikleri vardı ya da ben çok büyük beklentilerle başladım bilemiyorum.Ama konunun harika ve hikayenin akıcı olduğunu söylemem gerek.Ayrıca Ren ve Kelsey normal yerlerde normal şeyler yaşarken kitap gayet güzel tek sıkıntı macera kısımlarının üzerinde pek durulmadan yazılmış olması.Siz yine de farklı bir hikaye okumak ve Ren gibi müthiş bir karakterle tanışmak istiyorsanız kitabı okuyun :)
Artemis yayınlarına katkılarında ötürü teşekkür ederiz :)

1 Ekim 2014 Çarşamba

Kitap Canavarları'nın 15.Blog Turu-Kaplan Laneti/Colleen Houck-Serinin Diğer Kitapları


Tiger's Quest

The second book in the bestselling series.



Back in Oregon, Kelsey tries to pick up the pieces of her life and push aside her feelings for Ren. But danger lurks around the corner, forcing her to return to India where she embarks on a second quest--this time with Ren's dark, bad-boy brother Kishan, who has also fallen prey to the Tiger's Curse. Fraught with danger, spellbinding dreams, and choices of the heart, TIGER'S QUEST brings the trio one step closer to breaking the spell that binds them. 


Tiger's Voyage

   The third book in the bestselling series.


     With the head-to-head battle against the villainous Lokesh behind her, Kelsey confronts a new heartbreak: in the wake of his     traumatic experience, her beloved Ren no longer remembers who she is. As the trio continues their quest by challenging five cunning and duplicitous dragons, Ren and Kishan once more vie for her affections--leaving Kelsey more confused than ever. 


Tiger's Destiny

 The fourth book in the bestselling series    
  available September 4,2012.


 With three of the goddess Durga's quests behind them, only one prophecy now stands in the way of Kelsey, Ren, and Kishan breaking the tiger's curse. But the trio's greatest challenge awaits them: A life-endangering pursuit in search of Durga's final gift, the Rope of Fire, on the Andaman Islands in the Bay of Bengal. 
 
It's a race against time--and the evil sorcerer Lokesh--in this eagerly anticipated fourth volume in the bestselling Tiger's Curse series, which pits good against evil, tests the bonds of love and loyalty, and finally reveals the tigers' true destinies once and for all.