1 Ekim 2011 Cumartesi

Okudum:)


Ted Dekker/Oyun

Türkçede ilk kez yayınlanan Ted Dekker, unutulmaz karakterlerin, iyi ile kötü arasındaki amansız mücadelelerini, adrenalin yüklü dili ve sürpriz sonlarıyla anlatarak, okuyucusunu şaşırtan bir yazar olarak bilinmektedir.

Gizemin ustası olarak tanımlanan Dekker, bu kitabında korkunç bir fırtınanın içinde başlayan olayların bir biri ardına gelişmesiyle bir hesaplaşmanın doruk noktasına ulaşıyor.

Red isimli katil intikam peşinde, yarım kalan bir hesaplaşmanın kapanması için kasabadadır. Olaylara karışan FBI’ın açıklamadığı bir gizem, kasabada kalmak zorunda kalan eski bir tarikat üyesi genç bir kadın, geçmişlerinde yaşadıkları olayları saklamaya çalışan iki kardeşle olaylar içinden çıkılmaz hal almaktadır.

Şimdi fırtınanın gizlediği bu topraklarda bu hortumlardan daha uğursuz bir gerçek vardır: Adı Red olan intikam peşindeki bir katil, yarım kalmış hesabını kapatmak için kasabaya gelmiştir.

Ama FBI’ın açıklamaya pek hevesli olmadığı bir gizem hem Red’in hem de Summerville’in teninin arkasında saklıdır. Küçük bir kasabayı yok etmekten çok daha fazlasına sebep olabilecek bir gizem.

Eski bir tarikat üyesi olan Wendy Davidson, annesini ziyaret etmek için çıktığı yolda, dört yabancıyla birlikte olayların tam ortasına düşmüştür. Aralarından biri sıradaki kurban olabilir…


“Oyun, sürükleyici anlatımın tahrik edici bir kurguyla birleştiği, aklın sınırlarını zorlayıcı bir başyapıt.”

—Title Trakk


Yorumum: Gerçektende aklın sınırlarını zorlayan bir kitap.Kitap güzel başlıyor sonra bütün karakterler bir yerde birleşiyor.Tabi ben bütün karakterlere katil gözüyle baktım başlarda ne de olsa bir agatha hayranıyım.En olmadık insanlara acaba katil bumu diyerek baktım.Tabi her zaman olduğu gibi tahmin ettiğim kişi katil çıkmadı. :) Kitap her zaman bir sonraki sayfayı merakla çevirmenizi sağlıyor.Ayrıntılara girip heyecanınızı bozmak istemiyorum.Bu yüzden kısa keseceğim ama kitabın en sonunda yaşayacağınız büyük bir şok var.Ben katile şaşırmadığım kadar şaşırdım kitabın sonuna.Kitabı birkaç saat önce bitirdim ama aklımın hala karışık olduğunu söyleyebilirim.Nasıl söylesem bence yazar biraz daha açıklayıcı olabilirdi 'yaa demek böyleymiş' diyebilmeliydim 'nasıl yani' değil.Sözün özü okunmaya değer bir kitap insanı düşünmeye itiyor ve korkutuyor...:)





Hiç yorum yok: